İlk olarak 2001 yılında, çizgi romanı baz alan bir Spider-Man oyunu ekranlarımızı süsledi. Zamanına göre gayet iyi bir aksiyon oyunuydu, ancak fazla renkliydi. Human Torch, Black Cat ve Venom gibi çizgi roman karakterleriyle karşılaşıyorduk. Aslında Peter’ın hayatında etkili olan hemen her kişi bu oyunda karşımıza bir şekilde çıkıyordu. Duvarlarda yürümek ve ağlarımızla oradan oraya sallanmak, en önemlisi Venom ile yarışmak müthiş zevkliydi. Değişilik kostüm seçenekleriyle birlikte iyi bir deneyimdi. Bir yıl sonra ise, ilk Spider-Man filminin gösterime girmesiyle birlikte yeni bir oyun daha geldi. Temel konu olarak ilk filmin konusuna odaklanmıştı, Spidy’i ve Peter Parker’ı Toby Macquire seslendiriyordu. Zamanına göre biraz abartı bir sistem istese de, başarılı bir oyundu. Çizgi romandaki düşmanların biraz modernize edilmiş halleriyle savaşıyorduk. Diğer Spider-Man oyununa göre, daha özgür ve iyi bir oynanışa sahipti. Şehrin detayları göz dolduruyordu. Ayrıca hava da süzülme zevkini de az çok vermişlerdi. Tek kusuru, ağlarımızın, bina yerine, gökyüzüne yapışıyor olmasıydı. Örümcek ağlarının aktif bir kullanımı yoktu. 2004 yılında, serinin ikinci filmiyle birlikte, oyunu da piyasaya sürüldü. Bu oyun PC kullanıcıları için tam bir felaket olmuştu. İlk oyundaki gibi bir oynanış ve daha iyi bir oyun bekleyenler, hayal kırıklığıyla karşılaştı. Yapımcılar PC versiyonunu konsollardan farklı yapmaya çalışmıştı. Ancak işin altında kalkamamışlardı. Mouse ağırlıklı interaktif bir oynanış hedefleyen yapımcılar, daha çok kalas ya da kütükçe bir oynanış tarzı geliştirmişlerdi. Ancak yaşça küçük olan oyuncuları tatmin edecek bir yapısı vardı. Mouse ile belirli noktalara nişan alıp, Manhattan şehrinde sözde özgürce dolaşıyorduk. Hiçbir çevikliği olmaya Spider-Man harmandalı oynar gibi hareketlerle, gök delenlerin arasında dolaşıyordu. Bu oyun yüzünden gerilen bünyelere 2005 yılında ilaç gibi Ultimate Spider-Man oyunu geldi. Çizgi romansal grafikleri ve özgürlükçü bir oynanış stiline sahipti. Her ne kadar ülkemizde pek bilinmeyen Ultimate evreninde geçtiği için, herkese hitap etmese, gayet güzel bir aksiyon oyunuydu. Hem Spider-Man hem de Venom’u oynayabiliyorduk. Tüm bu oyunlar içerisinde ilk kez, gökyüzünde süzülüyormuş, hızlıca gökdelenler arasında dolaşıyormuş hissine kapılıyorduk. Oyunun kusurları çoktu, ama herkesin aklındaki Spider-Man tarzı da hemen, hemen buydu. İstersek, etrafta dolanırken, şehirde çıkan olayları hallediyorduk, istersek de, ana hikayeye devam ediyorduk.
Evet, şimdi sıra esas konumuz geldi. Spider-Man 3, kendinden önce gelen tüm oyunların karışımı. Ultimate Spider-Man’deki özgürlük, Spider-Man 2’deki interaktiflik ve Spider-Man 1’deki oynanış. Hemen söylemek istiyorum ki, bir aksiyon oyunu için fazlasıyla yüksek bir sistem istiyor. Ne yazık bu yönüyle, birçok orta düzey PC oyunsunun canını yakacak. Yeni Nesil konsolların grafiklerini kullandığı için, böyle bir durum ortaya çıkmış.