X Men Origins Wolverine - Oyunun İncelemesi

Herkesin sevdiği çizgi roman kahramanları vardır; özellikle ‘Superman’, ‘Batman’ ve ‘Spiderman’ gibi elit kahramanlar çok sevilir. Bir de mutant olan bir kahramanımız var; Wolverine, bilinen diğer adıyla Logan. Pençeleri ile düşmanlarına korku salan bu adam, X-Men filmleri ve oyunları ile pek çok kez karşımıza çıktı. X-Men Origins: Wolverine hem filmi, hem de oyunu ile bizi maceraya sürüklemeye hazır. Ayrıca Wolverine bu sefer daha sinirli, daha güçlü


Aynı isimde oyun ve film… senaryonun ve yaşanan olayların aynı olduğunu düşünmeden edemiyor insan. Ancak durum böyle değil, oyun ile film arasında oldukça farklar v
X-Men Origins’e daha ilk başladığımız anda izlediğimiz giriş videosu, oyunun ne kadar kanlı olacağını gösteriyor. Wolverine bir bir düşmanlarını öldürüyor, kontrolü biz aldığımızda da değişen bir şey yok. Karşımıza çıkan askerleri dünyaya geldiklerine pişman ediyoruz. Hareket, mücadele ve aksiyon hiç bitmiyor. Oyunun en büyük özelliği bu bence, hızlı oynanış ve bitmeyen aksiyon. Bu ikilinin uyumuna bol kan ve şiddet kattığımız zaman, kendinizi mutant gibi hissedeceksiniz. İlk bölümde peşimizde olan helikopterin pilotunun kafasını pervane yardımıyla gövdesinden ayıran Wolverine, size biraz da Punisher’ı hatırlatacak.

Oyundaki aksiyon sürekli olarak ekrana gelen ara filmlerle pekiştirilmiş. Bu anlamda X-Men’i sadece oynamıyor, aynı zamanda izliyoruz bir film gibi. Dövüşler esnasında ara ara yavaş çekimin devreye girmesi, heyecanı ikiye katlıyor. Kalabalık düşman gurupları da, aksiyonun durmamasında önemli etken. Bir gurubu yok ediyorsunuz, biraz ilerledikten sonra başka düşmanlar geliyor. Rakipleriniz bazen kolay avlanacak türden oluyor, ama birçok düşman çeşidi var. Hayalet askerler görünmeden saldırıyor, ‘elit’ komandolar dövüş yetenekleri ile Wolverine’i zorluyor, bölüm sonu canavarları ise birkaç kez aynı şeyleri tekrar etmenize sebep oluyor. Farklı farklı düşmanların olması, oyunun sıkıcı olmasını engellemiş. Her düşmana aynı taktik tutmadığı için farklı hareketler denemek zorunda kalacaksınız.

‘Kombo’ sayısı, siz oyunda ilerledikçe artıyor. Logan seviye atladıkça yeni yetenekler kazanıyor ve gittikçe daha dayanıklı oluyor, tabii buna paralel olarak karşımıza çıkan düşmanlar da daha güçlü oluyor. Sol ‘shift’ tuşu ile yapabileceğiniz hareketleri görüyorsunuz, bu hareketlerin hangi tuş ile yapıldığını da. Mesela ‘shift’e basıp sonra farenin sol tuşuna bastığınızda, Logan kendi etrafında hızlıca dönerek, pençesiyle etrafa ölüm saçıyor. Eğer kalabalığın arasında kalırsanız, bu hareket sizi kurtaracaktır. Bazen düşmanlarınız yakınınızda olmuyor, uzaktan ateş ediyor. ‘E’ tuşuna basıp sonra ‘Q’ ya basarak uzun bir atlayış yapabilirsiniz, düşmanlarınızı size zarar vermeden hızlıca öldürebilirsiniz. Yalnız tuş kombinasyonuna alışmanız biraz zaman alabilir. Kullanacağız tuş sayısı az değil, bazen ‘Z’ tuşuna basarken hem sol ‘shift’e hem de bir yön tuşuna basmanız gerekiyor. Bunlar sizi biraz zorlayabilir. Ama tuşları kendinize nasıl kolay geliyorsa, öyle ayarlayabilirsiniz. Alıştıktan sonra yapacağınız hareketler, oyunu daha keyifli kılacak.

Logan’ın özel hareketleri ve pençelerinin yanında bir de vücudunu yenileme özelliği var bildiğiniz gibi, filmlerinde görmüşsünüzdür. Düşmanlarınızla girdiğiniz bir mücadeleden sonra, kahramanımızın omurgaları, böbreği gün yüzüne çıkabilir ve kötü bir görüntü oluşabilir. Ama çok geçmeden vücut kendini yeniliyor ve yaralar kapanıyor. Ayrıca Logan ‘dinlen-iyileş’ sistemine sahip birisi. Sağlık seviyeniz tehlikede olduğu zaman bir yere saklanıp bekleyerek, kutucuğun dolmasını sağlayabilirsiniz. Bir de kalp sağlığı var, bu da ölüme ne kadar yaklaştığınızı gösteriyor. Kalp sağlık seviyesini de dinlenerek yükseltebilirsiniz.

Sağlık sistemi hoşuma gitti, düşmanların sayıca kalabalık olmasına rağmen ölmemiz kolay olmuyor. Ancak oyun kayıt sistemini beğenmedim. Otomatik kayıt var, belli kontrol noktalarına geldiğinizde sistem kendiliğinden oyunu kaydediyor. Kontrol noktaları arasındaki mesafe çok uzun değil, bu yüzden fazla sıkıntı olmuyor. Ama istediğimiz zaman kayıt yapamamak bazen aynı yerleri tekrarlamamıza neden oluyor, ve bu da sıkılmamıza sebebiyet veriyor.
Oynanabilirliğe göz atacak olursak; tuş kombinasyonun biraz karışık olduğundan bahsetmiştim, alışmanız biraz zaman alacak. Karakterimizi kontrol etmek ise kolay, birçok yeteneği olduğundan oyunda rahatlıkla ilerleyebiliyoruz. Wolverine, ‘Prens’ gibi duvarlara tırmanabiliyor, platformlara tutunuyor ve ipler yardımı ile yukarıda bulunan yerlere çıkabiliyor. Mutant kahramanımızın hareketleri bazen robotumsu olsa da genelde gerçekçi. Hızlı oynanışı olan bir oyunda ağır bir karakter kimse istemezdi, bu sebeple kahramanımızı kontrol kolaylığı sayesinde hızlı hareket ettirebiliyoruz.

Unreal Engine 3


X-Men Origins: Wolverine’in grafikleri Unreal 3 motoruyla hazırlanmış. Bu motor ile hazırlanmış ve başarılı olmuş oyunların yanında X-Men biraz zayıf kalıyor. Aslında grafiklere baktığımız zaman çok kötü olmadığını görüyoruz ama hem günümüz standartları için yeterli değil, hem de bu aksiyon dolu oyun için daha iyisi yapılabilirdi. Patlama efektleri, yangın efektleri oldukça kötü. Keşke biraz uğraşılsaymış bunlarla.
Fizik ve çevre modellemelerinde dengesizlikler var. Kahramanımız Wolverine’in modellemesi oldukça iyi hazırlanmış, ‘Hugh Jackman’ duruşu iyi verilmiş ve Logan’ın kaslı vücudu Wolverine’in gücünü yansıtır nitelikte. Vin Diesel kadar olmasa da iyi bir vücut var Logan’da. Ama bazı karakterlerin modellemeleri baştan savma yapılmış ve göze hoş gelmiyor maalesef. Özellikle ‘boss’ diye tabir ettiğimiz karakterler daha iyi hazırlanabilirdi.

Atmosferin iyi yansıtılmasına rağmen çevre detaylarının yetersizliği ve bazı grafik hataları, oyunun kalitesini düşürmüş. Çevredeki nesneler daha detaylıca yapılsa, X-Men’in çok kaliteli bir yapım olduğunu söyleyebilirdik. Ayrıca oyunun haritasında hareket alanımızın darlığı ve özgürlüğümüzün kısıtlı olması da büyük bir eksik. Bir uçurumdan dahi atlayamıyoruz Logan ile. Çağ dışı ‘görünmeyen duvarlar’ bu oyunda kullanılmış. Hep belli yolları takip etmek zorundayız, farklı bir yerden gitmek olanaksız hale getirilmiş. Nesneler ile etkileşim ise fena sayılmaz. Bazı kutuları ve araçları ‘C’ tuşu ile itebiliyor, yerlerinden oynatabiliyoruz. Çevredeki bazı cisimler, darbelerimizden ve patlamalardan etkilenebiliyor. Bazı sandalyeler parçalanabiliyor, bazı camlar kırılabiliyor.

Grafiklerin yetersiz olmasına karşın sesler benden iyi not aldı. Özellikle Hugh Jackman’ın kendi sesinin kullanılması, kendi modellemesiyle çok iyi uyum sağlamış. Logan’ı kontrol etme hissi, daha baskın olmuş bu sayede. Çevreden duyduğumuz sesler de kaliteli. İlk bölümde ormanda duyduğumuz hayvan sesleri, atmosferin içine sokuyor oyuncuyu.

Logan’ın özel yetenekleri ve ‘kombo’larını daha güçlü düşmanlara karşı iyi olurdu ama oyunda savaştığımız askerlerin zekası bizle mücadele edecek düzeyde değil. Yapay zeka çok kötü sayılmaz, tıpkı grafikler gibi, ama daha iyi olabilirdi, yine tıpkı grafikler gibi. Düşmanlarımızın yaptığı tek şey saldırmak, bazen saklanıyorlar ama pek sık rastlanmayan bir durum bu. Ancak en azından birlikte hareket ediyorlar, yani biri saldırırken diğeri bakmıyor o da saldırıyor. Hepsi bir anda üstünüze çullandığı zaman işiniz bir hayli zor oluyor. Genelde oyunlarda, bir düşmanınız size saldırdığı zaman diğerleri bakar, tıpkı filmlerdeki gibi. X-Men’de karşınızdaki bütün rakipleriniz hamlesini yapıyor, kimse kimseyi beklemiyor.



Devamı: http://oyun.pclabs.com.tr/inceleme/x-men-originswolverine-incelemesi/#ixzz0eE7NWgoP
ar bu konuda. Savaştığımız yaratıklar filmde gördüklerimizden farklı ve yaşanan olaylar daha geniş bir zaman dilimine yayılmış. Filmden daha kapsamlı bir senaryo var karşımızda. Wolverine, kendisine ve sevdiklerine zarar veren Sabretooht’u yenebilmek için uzun bir maceraya sürüklüyor bizi. Bakalım Raven Software ‘film uyarlaması oyunlar kötü olur’ kuralını yıkıp geçebilecek mi?



$f("player1", "http://www.pclabs.com.tr/wp-content/plugins/flow-embed/flowplayer.swf", {

key: '#@fb564b5a42567bd991c',
plugins: {
controls:
{
autoHide: 'always',
url: 'flowplayer.controls.swf',
display: 'none',
bufferColor: '#c1c1c1',
progressColor: '#999999',
buttonColor: '#666666',
buttonOverColor: '#333333',
timeColor: '#f8f8f8',
durationColor: '#ffffff',
backgroundColor: '#999999',
backgroundGradient: 'low',
// custom height
height: 30
},
pseudo: {
url: 'flowplayer.pseudostreaming.swf'
}
},

clip: {
autoPlay: false,
autoBuffering: false,
provider: 'pseudo'
},
screen: {
top: '0px',
width: 520,
height: 360
},

contextMenu: [
{'BasÇek' : function() {
location.href = "http://www.bascek.com";
}},

// 2. display custom player information
"BasÇek Video Oynatıcısı - 0.6"
],

playlist: [{url: 'http://oyun.pclabs.com.tr/wp-content/uploads/video/xmen/xmen.mp4', onStart: function() { this.getControls().show();}, autoPlay: false, onFinish: function() {this.unload();} }],
play: {
label: 'Videoyu oynat',
replayLabel: 'Tekrar oynat'
},

// example custom logo for commercial only
logo: {
url: 'http://www.pclabs.com.tr/wp-content/plugins/flow-embed/logo.png',
top: 2,
right: 2,
fullscreenOnly: false
}
});